30 Mart 2010 Salı

2010 yılı pembe domates deneyimi başladı

merhaba.yeni pembeler için çalışmaya başladık.2010 pembe domates tohumları toprakla buluştu.herkese iyi pembelerle dolu bir macera diliyorum.geçen yıl hep yeşillerin fotoğrafını koymuşuz.bol bol pembe yedik.resimler sizi yanıltmasın.

14 Temmuz 2009 Salı

pembelerden haberler...
















Akfırat'ta arkadaşım Sezerin bahçesindeki pembelerin son hali.Ektiğim fidelerin en büyük domates verecekleri bu bahçedeymiş gibi görünüyor...

10 Haziran 2009 Çarşamba

Yaşam Patentlenemez! GDO'ya Hayır!

Sağlık ve güvenliğimiz için, toplumun geleceği için genetiği değiştirilmiş tohumların ülkemizde ekilmesine izin vermeyelim.
Bu konudaki çalışmalara sadece düşünsel değil katılımla da katkı koyalım.
Ne kadar çok olursak, o kadar var oluruz.

TÜBİDER/TÖF

9 Haziran 2009 Salı

ilk pembe domatesimiz....


23 nisan da pelitköy yunuskent de fidelediğimiz domatesimizin ilk meyvası...

25 Mayıs 2009 Pazartesi

tohumculuk yasası hakkında

Bizler "Pembe Domates Ağı" (PDA) üyeleri olarak;

Başta; Anadolu'nun en değerli ve en has ürünlerinden olan, yok olmasını önlemek ve daha önceleri olduğu gibi, günümüzde de kuşaktan kuşağa aktarılan "doğal döngüsünü sürdürmek" amacıyla "Evladiyelik ('Heirloom') Pembe Domates"in 4 yıldır yeniden üretilmesine çalışmaktayız. Bizler profesyonel tarım uzmanları, tarıma dayalı ticaret erbabı ya da çiftçi değiliz. Bizler, geniş bahçeleri olmasa da balkonlarda ve saksılarda "kentte tarım" yapılabileceğini gören ve bunu deneyerek başarmış, İnternet üzerinden iletişim kurarak bir toplumsal ağ kurmuş, duyarlı kentlileriz. İçimizde az sayıda olsa da Pembe Domatesi bahçe ve tarlasında yetiştirenler de var. Bir rastlantı sonucu fark ettiğimiz ve balkonda yetiştirdiğimiz ilk doğal pembe domateslerin tohumlarını da kendi aramızda ve "karşılıksız paylaşarak aynı yöntemlerle sürdürülmesi koşuluyla" neredeyse tüm Türkiye'ye yaymış bulunuyoruz.
Amerika Birleşik Devletleri, İtalya, İsveç, Bulgaristan, Rusya ve daha birçok ülkede lezzeti ve bozulmamış niteliği nedeniyle yüksek değere sahip olan Pembe Domates, tohum paylaşımı sayesinde, kendi yeniden topraklarında değer kazanmış önemli bir tarım ürünüdür. Özellikle "Heirloom" yani genetiği ile oynanmamış, doğal tarımla üretilen ve kuşaktan kuşağa aktarılan tohumlar, endüstriyel tohumlara nazaran kat be kat değerlidir.

Ülkemizde tıpkı Pembe Domates gibi çeşitliliği ve değeri çok yüksek olan 3 bin'den fazla “endemik”; “kendine has”, tarımsal bitki türü ya yok olmuş, ya da yok olmağa mahkûm durumdadır.

Yüzyıllardan bugüne, hiçbir bozulmaya uğramadan çiftçilerin çabalarıyla tarımda "üretilebilirliğini" sürdürmüş bitkilerimizin yok olma fermanı sayılan ve 2011'de yürürlüğe girmesi planlanan "TOHUMCULUK YASASI"nın bu haliyle çıkmasını önlemek, evrene, doğaya ve gelecek nesillere olan en büyük sorumluluklarımızdandır.

Ayrıca, şu sıralar tartışılmakta olan ve yürürlükteki 31/10/2006 tarih ve 5553 sayılı Tohumculuk Kanunu'na dayanılarak çıkarılması planlanan "Bitki Genetik Kaynaklarının Kayıt Altına Alınması Hakkında Yönetmelik" taslağında yer alan, "Tohumların Kayıt Altına Alınması" koşulu, bu ülkenin tarımına vurulabilecek büyük bir darbe niteliğindedir. Çünkü tohumunu kayıt altına aldırmayan çiftçinin kaderi, "ıslah yetkisi"ni elinde bulundurarak, tohumculuk alanında faaliyet gösteren, çoğunluğu yabancılara ait şirketlere terk edilmektedir. Yönetmelik, doğal türler üzerinde bireysel hak sahipliği mekanizmasının önünü açmaktadır. Oysa yerel ve doğal türler, binlerce yıl kuşaktan kuşağa devredilen "geleneksel ıslah çalışmaları" sonucu ortaya çıkmış, küçük çiftçilerin ortak emeğinin sonucu gelişmiş tohumlardır.

Bu topraklarda yüzyıllardır, insan emeğiyle tamamen doğal ortamında oluşan evladiyelik tohum ve çeşitliliğini, "kayıt" ve "patent" zorunluluklarıyla yok edecek bu yasa tasarısının ve keza mevcut kanuna bağlı olarak çıkarılacak "Bitki Genetik Kaynaklarının Kayıt Altına Alınması Hakkında Yönetmelik"in yeniden, uzman kurullar tarafından ve tüm kamuoyu önünde açıkça tartışmaya açılmasını istiyoruz.

27 Nisan 2009 Pazartesi

pembe fidelerin ilk kısmı bahçedeki yerini aldı







Pembe fidelerimizin ilk kısmı arkadaşımız Yasemin'in Burhaniye Pelitköydeki evini arka bahçesine yerleştiler.Giderken bir tane fire verdik.



19 Nisan 2009 Pazar

pembelerin son hali

İki nisanda toprakla buluşturduğum tohumlar daha çok küçükler.Akfırat da arkadaşım Sezer'in bahçesine gidene kadar balkonda büyümeye devam edecekler.
10 matta toprakla buluşan pembeler.Onlar 23 nisanda Ayvalık da arkadaşım Yasemin'in bahçesine fidelenecekler.

18 marta toprakla buluşan tohumların fideleri daha boylu odu.Onların da yarısı Ayvalık yolcusu kalanlarını da Firdevs hanımla paylaşacağız.